Türkiye Konferans Tercümanları Derneği’nin 2014’ten beridir düzenlediği Meslekle Tanışma Günleri etkinliği 26-27 Aralık 2020 tarihleri arasında düzenlendi. Konferans, #MaskeMesafeUSÇ hashtag’i ile Zoom ve Youtube platformlarında gerçekleştirildi.
26 Aralık’ta düzenlenen konferans lise öğrencilerine yönelikti, 27 Aralık ise üniversite öğrencileri için düzenlendi. Translation Minus One ekibi olarak biz de etkinliğe katıldık.
Konferansın başlangıç kısmında simultane çevirmenin bir gününü özetleyen derleme video izletişi yapıldı. Video oldukça esprili ve eğitici bir şekilde hazırlanmıştı. Bu videoda sözlü çevirmenlerin hızlı tempoda seyir eden yaşamları ele alınmıştı. Fakat yoğun tempolu iş hayatının yanında çevirmenin dinlenme ihtiyacı gibi vurgulamalar da yapıldı. Aksiliklerin her profesyonelin başına gelebileceği, bunun normal bir durum olduğu ve çevirmenin sürekli kendisini adapte edebilmesi gerektiği konusunda göstergeler de ele alındı.
Giriş videosunun ardından TKTD Başkanı Sayın Bahar Çotur, konferansın giriş konuşmasını yaptı. Konferansın konuları hakkında kısa ve öz bilgiler verdi. Meslekle Tanışma Günleri etkinliğinin uzun bir süredir devam ettiğini ve Covid-19’a rağmen internet ortamındaki katılımdan ötürü memnun kaldığını belirtti. Ardından ilk konuya geçildi. “Konferans Tercümanlığı Nedir?” başlıklı konu Başkan Yardımcısı Elif Kütük ve Zeynep Şengel tarafından anlatıldı. Konferans tercümanlığının tanımı ve tarihçesinden bahsedildi. Konferans tercümanının kimliği, çalışma ortamları ve konferans tercümanı adaylarını piyasada nelerin beklediği konusunda oldukça eğitici bir sunum yaptılar. Konferans tercümanının sadece dil bilmesi değil, çeviri edinci, sözlü çevirinin her türünde uzmanlaşmış olması gerektiğinden bahsedildi. Ayrıca tercümanların birer dil ve iletişim uzmanı oldukları için mesleklerini icra ederken dikkatli olmaları konusunda katılımcıları uyardılar. Genel kültür, öz güven, bireysel gelişim, uyumluluk, tasarruf gibi konulara değinirlerken, günümüz adayların bir yabancı dil bilmelerinin artık yeterli olmadığı ve C dili olan ikinci bir yabancı dil üzerinde yoğunlaşmaları gerektiği konusunda vurgu yapıldı. Günümüzün tehditi olan Covid-19 ile uzaktan sözlü çeviri sektörünün de gelişmeye başladığını bu yüzden çevirmenlerin de sürekli güncel kalmaları gerektiğini vurguladılar. Çevirmenin ilkelerinden bahsedildi. Bu ilkeler sırasıyla şöyledir: Tarafsızlık, Gizlilik, Yetkinlik, Profesyonellik, Dayanışma ve Güvenirlik. TKTD’nin çalışma alanları hakkında bilgi verildi ve katılımcıların soruları alındı. Ufak bir aradan sonra “Edebiyat, Altyazı ve Seslendirme Çevirmenliği” adlı konuya geçildi.
Bu konu hakkındaki konuşmayı Çevirmenler Meslek Birliği (Çevbir) Başkan Yardımcısı Süreyya Çalıkoğlu ve Çevbir Yönetim Kurulu Üyesi Aslı Takanay yaptı. Süreyya Çalıkoğlu, öncelikle kitap çevirmenliği ve çevirmenlerin çalışma alanları konusunda bilgi verdi. Sonrasında yayınevleri ile yapılan sözleşmelerin önemli olduğundan bahsedildi. Yazar nasıl eserinin telifini elinde bulunduruyorsa, erek dile aktarılmış eserin telif hakkının bir kısmının çevirmenin elinde olması gerektiği katılımcılara anlatıldı. Çevbir’in hem çevirmenin haklarını savunduğu hem de çevirmenlerin çalışma alanlarını geliştirdiği anlatıldı. Çevirmenin ana dilinin en önemli özellik olduğunu ve erek metinde sunulan eserin en önemli etmeninin çevirmenin ana dil üzerindeki hakimiyeti olduğu konusu vurgulandı. Aslı Takanay ise altyazı ve seslendirme çevirisi hakkında konuştu. Bu alandaki çevirmenlerin hem görsel hem de işitsel alanda uzman olmaları gerektiği katılımcılara aktarıldı. Altyazı sessiz okunması için yapıldığı için seslendirme çevirisi ile farklılık göstermektedir, çünkü seslendirme çevirisinde karakterin ağız hareketleri çeviride etkin bir rol oynamaktadır. Çevirmenlerin bu alanda çalışabilecekleri konuşulduktan sonra katılımcılardan sorular alındı, “Toplum Çevirmenliği, Afet ve Acil Durum Çevirmenliği, Spor Çevirmenliği” konusuna geçildi.
Konunun sunuculuğunu Semra Özdemir üstlendi. Sayın Alev Bulut toplum çevirmenliği kavramını tanımladıktan sonra, üniversitelerin bu dersi vermeye başladıklarını ve bu dersin ileride bu sektörü daha da geliştirebileceğini belirtti. Çünkü toplum çevirisi insanların hem doğal hem de dil haklarıdır.
Jonathan M. Ross ise Hukuk, Mahkeme Çevirmenliği ve Sağlık Çevirmenliği konusunda bilgi verdi. Ayrıca Telefon Çevirmenliğinin de ülkemizde gelişmeye başlayan bir sektör olduğunu dile getirdi.
Alev Bulut Spor çevirmenleri ve çalışma alanları hakkında detaylı bir bilgi verdi. Spor çevirmeni olmak isteyen öğrencilere bu ilgilerini her zaman hayatta tutmalarını ve asla vazgeçememeleri gerektiğini söyledi. Ayrıca Futbol gibi ülkemizde popüler bir sporun çevirmenin de dil konusunda hem yeterli olması gerektiği hem de sektörün gerekli gördüğü dilleri bilmesi gerektiğini katılımcılara aktardı. Ardından “Özel Alan ve Yerelleştirme Çevirmenliği” konusuna geçildi.
Konunun sunuculuğunu Dilek Demirkol üstlendi. Serbest Yerelleştirme Uzmanı olan Bekir Diri yerelleştirme kavramının tanımını ve piyasadaki önemini katılımcılara aktardı. Çevirinin yerelleştirme olmadığını, ancak çevirinin yerelleştirmede bir süreç olduğunu belirtti. Çünkü yerelleştirmede sadece çeviri değil, kodlama, tasarım vb. birçok farklı süreç vardır. Özellikle mobil cihazlar için tasarlanan uygulamaların günümüzde büyük getirisi olduğunu belirtti. Konuşmanın ardından “Kurum Çevirmenliği” konusuna geçildi.
Bu konuyu T.C. Dışişleri Bakanlığı Tercüme Dairesi Başkanı Büyükelçi Vehbi Esgel Etensel ele aldı. Konunun sunuculuğunu ise Sena Bayraktar üstlendi. Sayın Büyükelçimiz Vehbi Esgel Etensel, Tercüme Dairesi’nin görevleri ve kadrosundan bahsetti. Bu alanda kariyer planlaması yapacak olan öğrencilere ayrıntılı bilgiler sundu. Konuşmasının ardından konuşmacılar birlikte soru-cevap etkinliği yaptılar. Soru-cevap etkinliği sonrasında “Yeni Bir Ufuk: İşaret Dili Çevirmenliği” adlı konuşmaya geçildi.
Doç. Dr. Zeynep Oral’ın konuşması sırasında gerçek bir işaret dili çevirisine de tanık olduk. Sayın Oral’ın konuşmasının işaret dili çevirisi, İşaret Dilleri Tercümanları Derneği Başkanı Banu Türkuğur Şahin tarafından yapıldı. Zeynep Oral, işaret dilinin konuşma dili gibi olmadığını, kendi dil bilgisi kurallarının var olduğunu katılımcılara aktardı. Ayrıca işaret dilinin evrensel olmadığını, konuşma dili gibi ülkelere ve kültürlere göre farklılıklar göstereceğini belirtti. Günümüzde teknolojinin gelişmesi ile işaret dili çevirmenlerini televizyon ekranlarında görmeye alıştık. Çevirmenin de titiz bir eğitimden geçmesi gerektiğini katılımcılara bildirdi. Konuşmanın ardından kapanış konuşması yapıldı. Katılımcılara teşekkür edildi.
Biz de T-1 ekibi olarak bu güzel konferansı düzenledikleri için Türkiye Konferans Tercümanları Derneği’ne ve katılımcılara en içten teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Emin Behiç IŞIKLI